Karpuzlu Tekeler Mahallesi 2023 Kurban Bayramı'ndaki Geleneksel Arap Bayramı bu sene de coşku ile kutlandı. Aydın'ın Karpuzlu ilçesi Tekeler mahallesinde gelene...
Aksaray Gezilecek Yerler
Yapmış olduğum bu gezide Tuz Gölü, Kaymaklı Yeraltı Şehri ve Ihlara Vadisi gibi yerleri gezebildim.
Aksaray'da başka güzel nereleri görüp gezebilirim diyenler için Aksaray'da Gezilecek Yerler | Görülmesi Gereken 24 Yer adlı blog yazısını okumak için tıklayınız.
Geziyi okulun düzenlemiş olduğu bir otobüs ile yaptım. Ankara Gazi Üniversitesi’den yola koyulduk. Keyifli bir yolculuğun ardından Tuz Gölü’ne vardık.
Tuz Gölü’ne Nasıl Gidilir?
Ankara’dan Konya Devlet Yolu’nu takip ederek, Şereflikoçhisar ilçesinden sonra Tuz Gölü’ne ulaşabilirsiniz.
Tuz Gölü
Tuz Gölü’ne vardığımızda otobüsten indikten sonra doğruca kıyıya yürüdük. Ben oldukça heyecanlıydım. Bir an önce göle girmek için can atıyordum. İçinizde benim gibi bir enerjiniz varsa gölün içine koştura koştura dalıyorsunuz zaten. Biraz ilerledikten sonra, hep merak etmiş olduğum Tuz Gölü gerçekten de tuzlu olup olmadığını öğrenmekti. Avcumu suya daldırıp tadına baktım. Gerçekten de tuzlu Bu beni ilginç bir şekilde mutlu etmişti. Manzarası ise uçsuz bucaksız bembeyaz bir deniz gibi.
Ücret: Ücretsiz olarak hizmet vermektedir.
Şu manzaraya doğru ilerledikçe canınız yanmaya başlıyor Neden derseniz ayağınızda bir terlik yoksa göldeki tuzlar ayağınızı bayağı bir acıtıyor. Gitmeden önleminizi alın derim. Tabi terlik olmadan doğal bir yürüyüş yapmak ayrı bir zevk veriyor. Bir şey daha fark ettim. İnsanların ayakları acıdığı için fazla uzağa gidemiyor. Ben her şeye rağmen gittim. Sizde gidin, çünkü ilerde güzel şeylerle karşılaşabiliyorsunuz. Gölde biraz koşarcasına gibi gezince de üstünüz başınız su oluyor. Su olması önemli değilde su üstünüzde kurumaya başlayınca beyaz olmaya başlıyor. Ama her şeye rağmen bu koşturmaca buna değiyor.
Biraz daha gezdikten ve fotoğraf çekildikten sonra Tuz Gölü‘nden küçük bir hatıra sakladım kendime. Tuz Gölü’nün dibinden tuz aldım. Her gittiğim gördüğüm yerden mümkün olduğunca bir şeyler alarak hatıra olsun diye saklarım.
Tuz Gölü gezisinin ardından üstümüzü başımızı yıkamak üzere lavabolara gittik. O kadar tuz yıka yıka bitmiyor. Aslında yedek pantolon olsa fena olmaz. Üstümüzü başımızı temizledikten sonra bir kaç süs eşyası alıp yolumuza devam ettik. Sonraki durağımız ise Kaymaklı Yeraltı Şehri olacaktı.
Tuz Gölü
Kısa bir video ile Tuz Gölü nasıl bir yer olduğunu görebilirsiniz. İyi seyirler.
Kaymaklı Yeraltı Şehrine Nasıl Gidilir?
Nevşehir‘e 21 kilometre uzaklıkta olan Ihlara Yolu üzerindeki Kaymaklı Kasabası’ndan ismini alıyor. Tuz Gölü’nden sonra buraya mutlaka uğramalısınız.
Kaymaklı Yeraltı Şehri
Tuz Gölü’nden sonra Kaymaklı Yeraltı şehrine vardık. Üstüm başım kirli olsa da gezimize kaldığı yerden devam ettik. İlk defa yeraltı şehrine girecek olmanın heyecanı vardı. Ddışarısı sıcak olmasına rağmen içerinin serin olduğu söyleniyordu. Ben buna rağmen tişörtümle girmek istiyordum. Vardığınızda dışarıda bir sürü süs eşyası satan yer göreceksiniz. Çocuklar bile satış yapıyor.
Ücret ve Giriş Bilgileri
Ücret: Müzeye 25 TL ile giriş yapabiliyorsunuz. Ama Müzekart almanızı tavsiye ediyorum. Böylece sadece bura için değil diğer müzelerde de rahatça gezebilirsiniz.
Giriş: Bu yeraltı şehri farklı dönemlerde farklı saatlerde ziyaretçilerini ağırlıyor. Nisan ve Ekim aylarını kapsayan dönemde sabah 08:00-19:00 saatleri arasında, Kasım ve Mart aylarındaysa 08:00-17:00 saatleri arasında ziyaretler gerçekleştiriliyor. Bu zamanlara dikkat ederek gezinizi planlayın derim.
Girdiğinizde dar ve küçük tünellerden geçmek oldukça zor oluyor. Gerçekten de içerisi çok serin. O kadar karmaşık tüneller var ki yolunuzu bile kaybedebilirsiniz. Her yerde farklı amaçlar için odalar bulunmakta. Gezerken başınıza dikkat edin, kafanızı çarpabilirsiniz. Tünelde sizi yönlendiren tabelalar mevcut o yüzden kaybolma ihtimaliniz yok merak etmeyin. Gezi biraz olsun uzun sürmekte, o kadar tünelleri odalar, mutfaklar, şarap mahzenleri, dini amaçlı yerler vs. birçok yeri hemen gezebilmeniz mümkün değil.
Bu görmüş olduğunuz fotoğraf, kaymaklı yeraltı şehrinin havalandırması olarak kullanılmaktaymış. Buraya kafanızı hafifçe soktuğunuzda serin bir hava yüzünüzü ferahlatıyor. Havalandırma benim çok ilgimi çekmişti. Biraz yorulduysanız havalandırmaya gidip serinleyin derim Serinleyeyim derken düşmeyin! Oldukça derin o yüzden dikkat edin.
Kaymaklı Yeraltı Şehri içinde Sincan oturuşuyla bir fotoğraf çektirdik Odalar sanki betondan yapılmış gibi oldukça sert ve tırtırlı.
Ihlara Vadisi’ne Nasıl Gidilir?
Ihlara Vadisi adını aldığı Ihlara Kasabası’nda başlar, Selime Kasabası’nda son bulur. Toplam 14km. uzunluğundadır. Ihlara Vadisi’nde 5000 yerleşim yeri ve 105 adet kilise bulunmaktadır. Kapadokya’da bulunan Ihlara Vadisi’ne Aksaray – Nevşehir yolunun 11. kilometresinden saparak ulaşabilirsiniz.
Ihlara Vadisi
Kaymaklı Yeraltı Şehri gezisinden sonra Ihlara Vadisi’ne vardık. Biraz gerisinde inerek oraya kadar yürüdük. Çok susadığımız için su alıp giriş yaptık. Vadiyi çok merak ediyordum. İlk işim solda demir parmaklıkların orda başka insanlar fotoğraf çekiliyordu. Bende merak edip hemen gittim. Evet o güzel Ihlara Vadisi’ni birçoğu ayaklar altındaydı.
Ücret ve Giriş Bilgileri
Ücret: Ihlara Vadisi’ne giriş ücreti 20 TL ile giriş yapabiliyorsunuz. Ama Müzekart almanızı tavsiye ediyorum. Böylece sadece bura için değil diğer müzelerde de rahatça gezebilirsiniz.
Giriş: Bu vadi farklı dönemlerde farklı saatlerde ziyaretçilerini ağırlıyor.
Yaz Dönemi: 15 Nisan ve 2 Ekim tarihleri arasında, sabah 07:00-19:30 saatleri arasında ziyaretler gerçekleştiriliyor.
Kış Dönemi: 3 Ekim ve 14 Nisan tarihleri arasında sabah 08:00-17:00 saatleri arasında ziyaretler gerçekleştiriliyor.
Ihlara Vadisi’ne Müzekart ile giriş yaptıktan sonra sola doğru yürüdüğünüzde karşınızda güzel bir manzara sizi bekliyor olacak. Oldukça yüksek olması yükseklik korkusu olanlar için biraz ürkütücü olabilir. Bu manzarayı tanıklık ettikten sonra başlıyoruz merdivenlerden aşağıya doğru inmeye… Yaklaşık olarak 395 basamaktan sonra Ihlara Vadisi’ne varıyoruz.
Merdivenlerden aşağı doğru indiğinizde karşınıza bir köprü çıkıyor. Bu köprü üzerinden suyun akışını, kuşların sesini ve doğayı dinleyebiliyorsunuz. Köprünün karşısına geçtiğimizde ise Ihlara Vadisi’si adlı yazıyla karşılaşıyoruz.
Karşımızda odun parçalarından yazılmış Ihlara Valley çıkıyor. 68 plaka numarası Aksaray’ın olması sebebi ile taşlardan 68 yazmışlar. Ortasına da güzel Türk Bayrağımız yer almakta. Vadide birçok kilise yer almakta. Zamanımız kısıtlı olduğu için bir kısmını gezebildim.
Burada biraz yürüyüş ve etrafı inceledikten sonra tekrar köprüden karşıya geçip yoluma devam ettim.
Yürüyüş sırasında görmüş olduğum bu ağaç hoşuma gitmişti. Bende hemen üzerine çıkmak istedim. Ağacın altından huzur verici sesiyle su akıyordu, güzel bir duyguydu. Her zaman olduğu gibi doğa inanılmaz bir şey.
Buraları hiç görmeme rağmen bana pek yabancı gelmiyor. Çocukken bu tarz yerleri çok gördüm. Çocukluğumuz bu akarsularda çaylarda geçti. Ama böyle bir şansı olmamış kişiler için inanılmaz bir yer olacağını düşünmekteyim. Özellikle yürüyüş yapmak, doğayla iç içe olmak ve kuşların sesini dinleyebilmek için güzel.
Vadiyi gezerken gözüme bu yer takıldı. İlk baktığımda mağara olduğunu düşündüm. Ne olduğunu öğrenmek için etrafta tabela olup olmadığına baktım ama yoktu. Yani ne olduğu bilmesem de ilgimi çekmişti.
Dönüş yapmadan önce bir yemek yedik. Sonra geldiğimiz yönden değil diğer yönden yola koyulduk. Dönüş yolunda yine farklı farklı yerler görerek yolumuza devam ettik. Sonra karşıma böyle bir küçük köprü çıktı. Odun parçalarından köprü yapmışlar. Betondan ya da demirden olacağı yerine böyle yapmaları da çok hoşuma gitmişti. Sonuçta doğa ile iç içe bir yerde doğanın imkanlarını kullanarak bir şeylerin yapılması en doğrusuydu.
Aksaray’da Gezilebilecek yerlerden bazılarını sizlere aktardım. Tuz Gölü, Kaymaklı Yeraltı Şehri ve Ihlara Vadisi‘ne yolunuz düşerse mutlaka gezip görün.
İyi gezmeler
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız. Giriş yapmak için tıklayınız.